22 Temmuz 2013 Pazartesi
Güçlü olabilmem için hep hatırlat neleri atlattığımı
Hep beni unutma, hep hatırla ve bu sayede güç topla diyorsun değil mi, mesela ben unutmuşken öldüğün günü sen bunu bazen dinlememi sağladığın bir şarkıyla hatırlatıyorsun. Birinin Pinhani dinlesek dediğinde açıyorum son albümü ve orada çalan son şarkı bir anda olduğum yerde kalmamı ve bir kere daha dinlememi sağlıyor şarkıyı. Sözleri seni hatırlatıyor;
Gel bu gece bana gel
Uyumadım hiç
Döndüm bütün gece sağa sola
Gör, uykunda beni gör
Rüyanda sarıldım sana ve kokladım
Buram, buram saçını okşadım
Son seferinde bana bıraktığın
Resimlere baka, baka ağladım
Sen düşünme beni hiç
Önemli olan sadece kavuşmamız
Ne yapardım ya sen olmasaydın
Hiç bilmez bu şehir, hiç anlamaz bu şehir
Hiç görmedi seni, hiç görmedi bizi birlikte
Çok uzun bir zamanı geride bıraktık
Ama kimi zaman da ayrıyız
Bu kez daha da uzun sürecek
Ayrı ayrı geçen o her günü ilerde her an hatırlayacağız
Biz de hep ayrı ayrı şehirlerdeydik ama hep birlikteydik, insanlar yanıbaşındayken başaramıyorlar ama biz yapabildik. Tam sonunda aynı şehirdeyiz derken sen artık bu dünyada yoktun. Sen de dedin o konuşmada bu sefer ki daha da uzun sürecek diye ama çok çok uzun sürdü ve çok zor geldi bu sefer. Sen yokken neler yaşadım aslında biliyorsun ve birgün beni her şeyden kurtarmak için bir yerde olmamı sağladın ve ben o gün sanıyorum o gün aşık oldum. Güzel adam artık yoktu ama gerçekten başka bir güzel adam vardı artık hayatımda. Eylül güzel bir aydır, sonbahar mevsimini çok severim ama hiç 2011 yılındaki kadar güzel gelmemişti.
Bana sen onun bu dünyada bıraktığı bir parçasısın diyebilecek kadar güzel bir adam o, hep olsun ve hep sükredeyim ben. İyi ki var dediğim ve hep olsun istediğim.
Son olarak, güçlü olabilmem için hep hatırlat neleri atlattığımı ben unutsam bile..
18 Temmuz 2013 Perşembe
Gerçek Yolculuk Geri Dönüştür
Kadın evine doğru yola çıkmak için kontağı çalıştırmıştı. Adam ise telefonun başında beklediği bir haberi almak için heyecanla bekliyordu. İkisinin de birbirlerinden haberi yoktu ama henüz. Birgün illa karşılaşacak, yemek yiyecek, birbirlerini tanıyacak, tartacak ve uzun soluklu bir ilişkiye başlayacaklardı.
Tabi eğer kadın evine doğru yola çıkabilseydi ve adam da beklediği haberi aldığı gibi evden dışarı fırlasaydı. Olacaktı bu. Tesadüfler ve olması gerektiği için olacak olan şeyler olacak ve birbirlerini bulacaklardı. Ama kadının işleri beklediği gibi olmadı ve eve doğru yola çıkamadı, adamın ise beklediği haber olumsuzdu ve koltuğa oturup kaldı.
Hayatımız aslında biraz böyle, şöyle olsaydı böyle olurdu, şu olsaydı bu gerçekleşecekti şeklinde gidiyor. Eğer gerçekten mutlu olmak ve sonunda evimiz gibi gördüğümüz yerleri bulmak istiyorsak gerçek bir yolculuğa çıkmak gerekiyor. Hem geçmişle hem gelecekle. Bu hikayede şu an yok...
İnsanlar Çok Tehlikeliler
İnsanlar garipler, ne olduklarının farkında olmadan yüksekten yüksekten konuşuyorlar. Gariptir kendileri çok bilmişlik yaparken sürekli her şeyi çok biliyormuş gibi yapan insanları sevmiyorum diyorlar.
Bazı hatun kızlarımız var gelmişler kaç yaşına hâlâ normal iletişim yolunun laf sokmak olduğunu sanıyorlar bir de bunu ballandıra ballandıra, övüne övüne anlatıyorlar. Bir de bunu iyi anlaştığını iddia ettiği arkadaşına yapıyorlar ve sırf laf soktular diye kendilerini zeki zannediyorlar.
Sonra bu hanım kızlarımızın sevgilisi oluyor mesela aslında neredeyse aynılar, çünkü buldukları kişiler ilk paragrafta anlattığım tarzda kişiler yani çok şey bildiğini iddia eden, karşısında onun bilemediği bir şeyi cevaplayan biri olduğunda sinirlenen insanlar. İşin garip yanı bunun farkında da değiller.
Bu insanlar ne olduklarının farkında olmadıkları gibi ortada onlara sinirlenmek için çok fazla sebebi olan biri onlara bir şey dediğinde iğneyi kendine batırmadıkları gibi neden böyle oldu ki diye şaşırıyorlar. Bir de gariptir kendilerine sabırlı diyip karşıdaki insana resmen "geçimsiz" yaftasını yapıştırıyorlar.
Bu kulaklar var ya bu kulaklar yıllardır %15 fazla duydu her şeyi, sizin duymadığını sandığınız her şeyi duydu. Ve sahip olduğum gözler var ya çok iyi karakter analizi yaptı. İlk başta dikkat ettiğim bir kaç şey olur bir insanla karşılaştığımda ve kendimi bildiğim yaştan bu yana beni hiç yanıltmadı.
Yani aslında şu sıralar bu kadar gözüme batan iki karakter var ama genel olarak insanlar kötüsünüz, zararlısınız, aslında geçinmeyi bilmeyen, bir ortamda bulunurken oraya ait nasıl kurallar olduğunu anlayamayan ve bunları uygulayamayan, aslında işinize gelmediği için işi hep başkasına yükleyen tiplersiniz. Sizinle aynı ortamda bulunmaktan iğreniyorum insanlar. Zaten gün içerisinde bir sürü şeye beyin yorarken bir de insanlar sizle uğraşmak istemiyorum.
Hadi canım biraz uzaklaşın, biraz daha, bak çok az kaldı az daha git, git, git.....
Bazı hatun kızlarımız var gelmişler kaç yaşına hâlâ normal iletişim yolunun laf sokmak olduğunu sanıyorlar bir de bunu ballandıra ballandıra, övüne övüne anlatıyorlar. Bir de bunu iyi anlaştığını iddia ettiği arkadaşına yapıyorlar ve sırf laf soktular diye kendilerini zeki zannediyorlar.
Sonra bu hanım kızlarımızın sevgilisi oluyor mesela aslında neredeyse aynılar, çünkü buldukları kişiler ilk paragrafta anlattığım tarzda kişiler yani çok şey bildiğini iddia eden, karşısında onun bilemediği bir şeyi cevaplayan biri olduğunda sinirlenen insanlar. İşin garip yanı bunun farkında da değiller.
Bu insanlar ne olduklarının farkında olmadıkları gibi ortada onlara sinirlenmek için çok fazla sebebi olan biri onlara bir şey dediğinde iğneyi kendine batırmadıkları gibi neden böyle oldu ki diye şaşırıyorlar. Bir de gariptir kendilerine sabırlı diyip karşıdaki insana resmen "geçimsiz" yaftasını yapıştırıyorlar.
Bu kulaklar var ya bu kulaklar yıllardır %15 fazla duydu her şeyi, sizin duymadığını sandığınız her şeyi duydu. Ve sahip olduğum gözler var ya çok iyi karakter analizi yaptı. İlk başta dikkat ettiğim bir kaç şey olur bir insanla karşılaştığımda ve kendimi bildiğim yaştan bu yana beni hiç yanıltmadı.
Yani aslında şu sıralar bu kadar gözüme batan iki karakter var ama genel olarak insanlar kötüsünüz, zararlısınız, aslında geçinmeyi bilmeyen, bir ortamda bulunurken oraya ait nasıl kurallar olduğunu anlayamayan ve bunları uygulayamayan, aslında işinize gelmediği için işi hep başkasına yükleyen tiplersiniz. Sizinle aynı ortamda bulunmaktan iğreniyorum insanlar. Zaten gün içerisinde bir sürü şeye beyin yorarken bir de insanlar sizle uğraşmak istemiyorum.
Hadi canım biraz uzaklaşın, biraz daha, bak çok az kaldı az daha git, git, git.....
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)